|


RÜZGAR BİR GÜN TERSTEN ESECEK…

Eskiden bir çok Tıp Fakültesi öğrencisinin ben ‘şu branşta uzman olmak istiyorum’ diye bir  ideali vardı. Peki ya şimdi? Konuştuğum birçok TUS’iyer “önce bir puanıma bakayım sonra bir şeyler düşünürüz” diyor. TUS’u kazanmak çok emek isteyen bir şey. İnanın daha zor olanı ise puanlar açıklanınca ne yazacağını bilememek…  Peki neden?

Doktorluğun gelecekte nereye gideceği belli olmayan  bir ülkede yaşıyoruz. Eskiden doktora saygı vardı. Çocukluğumu hatırlıyorum da doktora muayeneye gideceğim zaman güzel ve temiz bir şekilde  hazırlanırdık. Doktor izin vermeden ne konuşur ne de bir şey söyleyebilirdik, saygı duyardık. Çünkü o doktor gençlik yıllarını dirsek çürüterek geçirmişti, en yüksek puanları alıp tıp okumuştu, bilgiliydi, bizi iyileştirecekti. Hayran kalırdım muayeneden sonra ve bir çok kişi gibi bende    “doktor olacağım” demiştim o zamanlar. Peki şimdi?… 

Kimse sizin aldığınız eğitimi, kazandığınız başarıları, yaptığınız fedakarlıkları ve bugüne nasıl geldiğinizi düşünmüyor, genellikle  darp haberleri, şikayetler ve kazandığınız paralarla gündeme geliyorsunuz. Birde öyle lanse ediliyor ki ütopik paralar kazandığımız zannediliyor.  Keşke kazansak…Hayat kurtarmanın, yeniden sağlığa kavuşturmanın değeri para-puanlarla ölçülebilir mi?  Peki ölçülse ve bir ameliyatın ortalama puanı 10-15 hasta muayenesine eşit olsa….Birileri de bu ameliyatta komplikasyon çıksa da doktoru dava etsek diye beklese… Hasta ve yakınları tarafından şikâyet edilseniz ve hatta darp edilseniz…Hatta bunları da boşverin, hastaneye gelmek, doktor doktor dolaşmak, doktora hakaret etmek sosyal bir aktivite haline gelse???? Belki hatırlarsınız SSK-Sağlık Bakanlığı dönüşümü olurken hastalardan cüzi bir miktarda muayene ücreti nakit olarak alınıyordu (yanlış hatırlamıyorsam 3 TL). Alınmaya başladığı gün hasta sayımız neredeyse yüzde 90 azalmıştı. Bir gün önce 50-60 hasta bakarken o gün 5-6 hasta bakmıştım. O gün çok düşündüm insanlar araba yıkatırken, dışarıda yemek yerken, bırakın bunları sigara içerken parasını düşünmezken doktora muayene olurken herkes parasını düşünür olmuştu… Gerçekten hasta olan bunu yapar mı? Sizce neden bugün her yerde poliklinikler taşıyor? Bedava işin değeri olmaz….İnanın bugün baktığınız hastalardan 1 TL alın hastaların çoğu gelmez…Gerçi bu hastalar (hasta oldukları tartışılır) bedava bakıldıklarını zannediyorlar sadece… Bir şekilde ödediklerinin farkında değiller… Farkında olanlar ise acillere akın ediyorlar. Orada muayene olunca maaşlarından kesilmiyor çünkü. Zaten doktorda her acile gelene bakmak zorunda.  Sonra acilde raporlu ilaçta yazmak zorunda kalırsınız. Böyle olmadı mı? Çünkü halka öyle söylendi…

Simdi siz söyleyin sizce doktorlar mutlu mu? Neden cerrahi yapsınlar, hatta neden hasta muayene etmek istesinler…Bu sistemin içinde idealistliğinde bir sonu var. 5-10 yıl sonra deneyimli ve bilgili hekim sayısı çok azalacak. O zaman bu hekimlere ulaşmak kolay olur mu hiç zannetmiyorum… Zaten bu nedenlerden dolayı Temel Bilimler’in veya hastayla daha az muhatap olan branşların puanı artmadı mı?

Bu anlattıklarım çoğumuzun düşüncesi. Peki durum lehimize çevrilebilir mi? Sistemi değiştirmemiz zor olduğuna göre kendimizi geliştirmeliyiz. Peki nasıl?

Öncelikle TUS sonrasında bilgiler taze iken board ve USMLE sınavlarına girilmeli. Diğer ülkelerde denklik alınmalı. Yapılabiliyorsa asistanlıkta değişim programı ile yurt dışında eğitimin bir kısmı sürdürülmeli. Yapılamıyorsa asistanlıkta para biriktirip eğitim için harcanmalı. Özetle kendimizi çok iyi yetiştirmeliyiz. Bu arada varsa yabancı dil sorunu da çözülmeli. Tam donanımlı olarak kendimizi yetiştirirsek çok kapı açılır, ister yurt içi, ister yurt dışı… Sadece biraz daha zaman gerek…

Az kaldı arkadaşlar, iyi hekim olun ve umudunuzu kaybetmeyin. Çünkü rüzgar bir gün tersten esecek…

Dr. Emrah KABATAŞ

Bu yazı 14562 defa okundu.


Yazarın diğer yazıları :

6 Yorum

  1. ömer dedi ki:

    hocam teşekkür ederiz.çok güzel bir yazı olmuş.

  2. adile imanova dedi ki:

    amin…

  3. bahar ergül dedi ki:

    Emrah Hocam sanki içimden geçenleri yazmışsınız .birçok meslektaşımla mağduriyetlerimiz konusunda tartıştım fakat kimse benim gibi hissetmiyor herkes çok abarttığımı söylüyordu.ben de GALİBA BU İŞ BANA GÖRE DEĞİL dedim ve uzman olmak için mesleğimin onuncu yılında istifa ettim .Bence benim gibi düşünen hekimler bir şekilde artık seslerini çıkarmalı yoksa sonumuzu düşünemiyorum bile .Duygularıma tercüman olduğunuz için teeşekkürler.

  4. emine ateş arslan dedi ki:

    Acı ama gerçek . gelen gün umarım herkes için daha iyi ve değerli olur.

  5. Şükrü Turan dedi ki:

    Hocam teşekkürler, mükemmel bir yazı olmuş.

  6. süleyman dedi ki:

    bu olumsuzluklar bir sağlık politikası olarak karşımıza çıkmakta,biz hayata sürekli lokal bakarak,palyatif düşünerek birşeylerin düzeleceğine inanıyorsak sadece kendimizi kandırmış oluruz.bizler nezamanki hayatı bir bütün olarak ele almaya başlarsak ve bizimde bu hayata dair fikirlerimizin olabileceğini inanırsak ve bunu pratiğe geçirirsek o zaman birşeyler düzelmeye başlayabilir.herşeyden önce güçlü bir hekim sağlıkçı örgütlülüğü gerekmektedir.sağlık hakkının hükümetlerin değilde halka ait olduğunu halkla beraber olduğumuzu ortaya koyabilirsek o zaman hekimliğin anlamını kavramış oluruz.teşekürlerr.

Yorum yapın :