|


Asistanlık İçin Üniversite Mi Yoksa Devlet Hastanesi Mi Tercih Etmeliyiz?

Yoğun ve yorucu bir çalışma temposunun ardından tercih yapmak, en doğru kararı vermek gelecek adına çok kritik ve çok önemli bir adımdır. TUS puanını aldıktan sonra sizi zor seçim hatta seçimler beklemektedir.

Önce Uzmanlık Dalı seçimi karşımıza çıkar ki burada önümüzde çok fazla seçenek vardır; cerrahi branşlar, dahili branşlar ve temel branşlar. Her Tıp Hekimi kendi ilgi alanı, becerileri, yetenek ve kapasitelerine göre bu tercihi yapmalıdır. Sorulacak sorulardan birisi de kişinin yaşamdan ne beklediği, amacının ne olduğudur. Uzmanlık Dalı seçerken yeteri kadar önem vermek ve zaman ayırmak gerekmektedir. Çünkü esas önemli olan hayatın geri kalan bölümünde uğraş verilecek alanda zevk alarak çalışmaktır. Seçilmesi düşünülen dalda çalışan hekimler ile konuşmak yararlı olabilir.

Bu zor basamak geçildikten ve Uzmanlık Dalı’na karar verdikten sonra, size bir yol ayrımı daha çıkmaktadır. Üniversite Hastanesi mi yoksa Eğitim Araştırma Hastaneleri mi tercih edilmelidir? Her iki grubunda kendi içinde artıları ve eksileri vardır. Karar verilen Uzmanlık Dalı bu seçimde yol gösteren unsurlardan biri olabilir.

Bazı Uzmanlık dalları usta-çırak ilişkisine dayanır. Hasta sayısı ve hasta profilinin geniş olması, yapılan girişimsel işlemlerin, ameliyat sayılarının ve çeşitliliğinin Üniversite Hastaneleri’ne göre fazla olması Eğitim ve Araştırma Hastanelerini bu kulvarda daha avantajlı kılıyor. Buradan mezun olan uzman doktorlar daha fazla pratik yapma imkanı buldukları için daha tecrübeli ve daha deneyimli olarak hizmet vermeye başlıyorlar.

Üniversiteler, bilimsel çalışmalar yapmak adına daha iyi imkanlara sahipken, Eğitim ve Araştırma Hastaneleri aynı zamanda sağlık hizmeti vermek zorunda oldukları için mesai saatleri içinde iş yüklerinin fazla olması sebebiyle asistan eğitimi alan doktorlar, maalesef bilimsellik adına çok da motive olamıyorlar. Rutin yoğunluğun içinde okuma, yeni yayınları takip etme, makale yazma gibi eğitimin bir parçası da olan gereklilikleri yeterince yerine getiremiyorlar. Tutulan yoğun nöbetler, günde 80-90’lara varan hasta sayıları mesai dışında bile asistanlara ders çalışma, textbook okuma enerjisi bırakmıyor. Bu nedenle daha çok araştırma yapmak ve bilimsel çalışmalara ortak olmak isteyen hekimler tercihlerini Üniversite Hastanelerinden kullanabilirler.

Asistan eğitimi alma yaşlarına bakıldığında, tam da hekimlerin evlendiği, yeni bir hayat kurduğu, çocuk sahibi olduğu, maddi olarak daha fazla gelire ihtiyaç duyduğu bir döneme denk gelmektedir. Sosyal yönüyle ele alındığında Eğitim ve Araştırma Hastaneleri Üniversite Hastaneleri’ne oranla daha fazla gelir getirmektedir. Dolayısıyla tercih yapılırken ihtiyaç ve beklentilere göre bu da göz önünde bulundurulmalıdır.

Maalesef ülkemizde aynı Uzmanlık Eğitimi sırasında gerek Üniversite Hastanelerinde gerekse Eğitim ve Araştırma Hastaneleri’nde hiçbir bölümde standardizasyon yapılmamıştır. Eğitim uygulamalarında farklılıklar söz konusudur. Uzman olmuş bir hekimin Uzmanlık Dalına, branşına göre yapması gereken vaka sayısı, ameliyat sayısı, girişimsel işlem sayısı vs belirlenmediği için hekimlerin tercih yapmadan önce yazacağı hastanedeki kıdemli asistanlarla görüşmesi, fikir alışverişinde bulunması, hatta bir süre orada çalışmalarda bulunup, gözlemlemesi karar vermeden önce hekimlere iyi bir yol gösterici olabilir.

Sonuç olarak karar verirken her hekim kendi beklentilerini, ideallerini, gelecek adına yapmak istediklerini çok iyi değerlendirip hedefini ona göre belirlemeli. Tekrar tekrar TUS macerasına girmektense, enerji ve motivasyonunu olmak istediği Uzmanlık Dalı için kullanmalıdır.

Dr. Özhan ÖZDEMİR

Bu yazı 56360 defa okundu.


Yazarın diğer yazıları :

Yorum yapın :