|


EYLÜL 2007 TUS SINAVI İle İlgili Katılımcılarımızın Yorumları

 

Uzun ve gerçekten fedakarlık isteyen bir yolculuk doktorluk. Üniversite sınavını kazanıyorsun, altı sene okuyorsun, bu seferde karşında tıpta uzmanlık sınavı.


Bu sınava çalışmak irade gerektiriyor. Doktorluk, hayatındaki uzun yolda zorlu bir etap gibi.


Tusdata’nın yardımlarıyla bu yolculuk düşündüğümden de kolay geçti. Güzel bir çalışma disiplini, bilgi içinde boğulmadan sınavda yetecek kadarını hafızaya kaydetmeye sağlayan dersler ve notlar…


Gücünün tükendiğini hissettiğin anlarda moral desteği…


Ayrıca son 21 günde de tusdata’ nın tus kampına katıldım. Son anları daha iyi değerlendiremezdim. Hem neredeyse her şeyi gözden geçiriyorsunuz hem de stresten uzaksınız. Sınava az kaldı diye telaşlanmak yerine bir gün geçti diye seviniyorsunuz, çünkü içiniz rahat, bilgileri derslerde tekrar gözden geçirdiniz, artık eve gidip biraz soru çözüp uyumak kaldı sadece. Tus’a hazırlanırken elinizdeki kaynağı, dinlediğiniz hocaya güvenmek çok önemli.


Ben Tusdata’ ya güvendim, teşekkür ediyorum Tusdata…

Dr. Fulya YAYLACIOĞLU

Tus’a hazırlanma süresi gerçekten sıkıntılı bir dönem. İyi bir başlangıç için kaynak seçimi çok önemli.

 

Aslında benim için en zor karar Tus’a hangi kitaplardan hazırlanacağım idi. İlk haftalarda TUSDATA notları acaba yeterli mi diye bir kuşku vardı içimde. Daha sonra önceki Tus sorularına hakim oldukça bu şüphem kayboldu. Tek çalıştığım şey “Tüm Tus Soruları” ve Tusdata ders notlarıydı diyebilirim. Tusdata’nın intern grubuna 6. sınıfta gittim. Bana bir bakış açısı kazandırdı. Dersler ve benim için faydalı oldu.

 

Tus’a hazırlanan arkadaşlarıma tavsiyem çalışmadıkları zamanı fazla dert etmeyip çalıştıkları zamanı iyi şekilde değerlendirmeleridir. Tüm yıl boyunca en şanssız İntern’ler den biri oldum. Hiç çalışmadığım zamanlar da oldu. Ama çalıştığım vakti iyi kullanarak ve yoğun İntern’lük dönemi psikolojik olarak yıpratmayıp olaylara pozitif bakarak bir denge kurmaya çalıştım. Son bir ay günde 8–10 saat çalışmaya başladım. Her şeyi bitirmek tabi ki mümkün olmadı. Son iki hafta ise özellikle iyi bildiğim konulara ikilemde kalmamak için şöyle bir baktım ve son üç günde kendimi en çok eksik hissettiğim konuları okudum. Son ana kadar çalışmayı bırakmadım. Hedefim 160 net yapmaktı. Bunu için 32 yanlış yapma hakkım var diye düşündüm. Hep sınav süresince bana zor gelen sorulara çok takılmadım. Bu sebeple bazı sorulara ise bu soru zor görünse de ne sormak istediğini anlasam ben bu soruyu yaparım diye yaklaştım. Bu yöntemle de birçok soru çözdüm.

 

Sonuç olarak söyleyebileceğim hepimizin tıp fakültesinde yıllarda geliştirdiği bir çalışma tarzı vardır ve hangi tarzda çalışırsa başarılı olacağını kişi en iyi bilir. Bu tarzı sürdürmek bu sınavda başarılı olmak için yeterli olacaktır.

Dr. Suzan HATİPOĞLU